top of page
  • Yazarın fotoğrafıProf. Dr. Deniz Balcı

Karaciğer Nakli

Karaciğer vücütta karnın sağ üst tarafında yerleşen, metabolizma, yapım, yıkım, depolama, kanın temizlenmesi ve benzeri birçok fonksiyonu olan, adeta vücudun fabrikası diyebileceğimiz bir organdır. Karaciğer hastalıkları toplumda sık görülen hastalıklar olup, son dönem karaciğer yetmezliği için yapılan karaciğer nakli böbrek naklinden sonra en sık 2. nakil türüdür.

2013 yılı içerisinde ülkemizde yaklaşık 1250 karaciğer nakli gerçekleştirilmiştir. Bunlardan 1000 i canlı vericiden yaklaşık 250 kadarı da kadavradan bağışlanan organlarla gerçekleştirilmiştir.

Ülkemiz geçen sene itibari ile dünyada en çok canlı vericili karaciğer nakli yapılan ülkelerden biri olmuştur.

Karaciğer nakli, hastanın vücudundaki siroz hastalığı yani karaciğerin geri dönüşümsüz olarak yapısının bozulması sonucu ortaya çıkan şikayet ve bulguların kalıcı ve en önemli tedavisidir.

Ülkemizde erişkinlerde en sık nedenler, Hepatit B ve C virüs enfeksiyonları, Karaciğer kanseri, alkole bağlı karaciğer sirozu, yağlı karaciğer zemininde gelişen karaciğer sirozu daha ender olarak da doğumsal metabolik ve yapısal hastalıklardır. Çocuk hastalarda ise en sık neden safra yollarının yetersiz gelişmesi ve sarılık ile karakterli biliyer atrezi denilen bozukluktur.

Karaciğer nakli, vücudunda yaygın ve kontrol altında olmayan enfeksiyon bulunan, yaygın karaciğer dışı kanser hastalığı olan, ciddi kalp ve akciğer yetmezliği bulunan, aktif HIV enfeksiyonu olan ve hala aktif alkol kullanan kişilere yapılmamaktadır.

Bu ameliyatla, hasta karaciğer vücuttan çıkarılırken onun yerine, sağlıklı yeni karaciğer takılır. Karaciğer nakli, kadavradan ve canlıdan olmak üzere 2 kaynaktan yapılabilir.

Kadavra karaciğer nakli, beyin ölümü gerçekleşen bir vericinin ailesinin organlarını bağışlaması sonucu, kadavradan karaciğerin çıkarılarak hastanın karaciğerinin yerine nakli işlemidir.

Karaciğer nakli gereken tüm hastalar ülkemizde yetkilendirilmiş merkezlerdeki bekleme listelerinde kayıtlıdır ve bu listeler sağlık bakanlığında bir veri tabanında tutulmaktadır.

Ülkenin herhangi bir yerinde bir beyin ölümü tespiti yapılır ve organları bağışlandığında bu sağlık bakanlığına bağlı ulusal koordinasyon ekibine bildirilmekte, organlar öncelikle bulundukları bölge olmak üzere, merkezler arasında sırayla dağıtılmaktadır.

Ülkemizde kadavra karaciğer nakli milyon nüfus başına 5 kadardır. Bu oran, Avrupa da 20, ABD'de 25 civarında olup, ülkemizde organ bağışının yetersiz olması nedeniyle her yıl organ beklerken yüzlerce karaciğer hastası hayatını yitirmektedir.

Canlı vericili karaciğer nakli, hastanın karaciğerinin yerine, sağlıklı bir bireyden alınan karaciğerin bir kısmının nakli işlemine denir.

Burada esas olan, vericinin tamamen sağlıklı bir birey ve gönüllü bir bağışçı olması nedeniyle, onunla ilgili riski minimum tutup alıcı için yeterli karaciğer miktarını nakletmektir.

Bir kişinin karaciğer vericisi olması için, 18-60 yaş arası, akıl sağlığı ve beden sağlığı yerinde olmalı. Nakile engel teşkil edecek kronik bir hastalığı bulunmamalıdır. Ayrıca, türk vatandaşı olan organ vericilerinin alıcıyla kanunen 4. Dereceye kadar akraba olması gerekmektedir. Akraba olmayanlar içinse, etik kurul adı verilen, sağlık bakanlığı bünyesinde oluşturulan; doktor, avukat, koordinatörlerden oluşan bir kurul onayıyla mümkün olmaktadır.

Karaciğer nakli, uzun zor ve riskli bir ameliyattır. Gerek hastaların ameliyat öncesi hazırlığı gerekse ameliyatın gerçekleştirilmesi ve hastaların ameliyat sonrası takibi farklı disiplinlerden birçok uzmanın birarada takım çalışmasını gerektiren karmaşık bir işlemdir. Burada deneyim hayati önem arzeder.


Ankara Üniversitesi Organ Nakli Ünitesinde; kadavradan ve canlıdan Karaciğer nakli hem yetişkin ve hem de çocuk hastalara başarıyla yapılmaktadır.

コメント


bottom of page